31 Temmuz 2012 Salı

SİZ DE AFFEDİN :)



Affetmek, o bireyle ilişkiyi sürdürmek zorunda olmak değildir.Kendinle olan ilişkini doğru bir şekilde yürütmektir.
Affetmek, öfke üretmekten vazgeçip huzur ve mutluluğa kapıyı aralamaktır.
Affetmek kırgınlığın, kızgınlığın,  nefretin hapishanesinden özgürlüğe çıkmaktır.


Derin bir nefes aldım, ve affedemediğim insanların karşımda olduklarını düşünerek konuştum, neden kızdığımı neye kırıldığımı anlattım, kalbimi açtım hayalimdeki affedilemeyenlere ve aslında kendime! 

Konuştukça hafifledim ve kendi iç huzurum için affettim. 
Beni sürekli aşağı çeken, anın tadını çıkarmaktan alıkoyan ağırlıklardan kurtuldum. 

AFFETTİM&ÖZGÜRLEŞTİM


30 Mart 2011 Çarşamba

Bir Acayip Haldeyim Dinle Bunları!!!!

Kedilerden acayip korkuyorum.. ve olur olmaz yerlerde kediler yüzüden çığlık atıp etrafımdakilerin ödünü patlatıyorum. Geçen gece uyur uyanık bir haldeyken yatakta bir kedinin gezindiğini gördüm ve bastım çığlığı fırladım yataktan! tabi kedi medi yok ortalıkta! kocam çığlığıma uyandı ve etrafa yumruklar savurmaya başladı.. tabi ortada hiçbişey olmayınca noluyo diye sordu bana.. diyemedim tabi manyağım ben kediler görüyom rüyamda diye.. kabus gördüm dedim ;) çok korkunçtu eve silahlı adamlar girmişti falan dedim.. sarıldık uyuduk..

et, tavuk ve balığa çiğ olduğunda dokunmaya tahammülüm yok.. midem bulanıyor, içim çekiliyor.. o yüzden et yemeklerini tek başıma pişirmeyi sevmiyorum. eldivenle et doğramak zorunda kalıyorum.

yeni değişmiş  nevresim takımında yatmayı çok sevdiğim için 3 güne bir nevresim takımlarını değiştiriyorum.. çok sıcak suyla duş aldıktan sonra, temiz pijamalar ve yeni değişmiş yumoş kokulu nevresim takımı içinde dünyanın en huzurlu uykusunu uyuyorum..

maalesef şeftali ve kayısıya tüylü oldukları için dokunamıyorum ve kabuklu bir şekilde yiyemiyorum. ama gelin görün ki benim en sevdiğim yaz meyvesi şöyle kocaman sulu sulu şeftaliler. Of çok yaman bir çelişki bu!

Evde tam 3 koca dolap kıyafet ve 1 dolap ayakkabım olmasına rağmen bir türlü giyeceğim kıyafete karar veremiyorum.

Telefonla konuşmayı sevmiyorum. Sadece gerektiğinde kullanılması taraftarıyım.

Çok fanatik Galatasaraylıyım, kocam da fenerli ve bizim GS-fb kavgalarımız küfürleşmeye kadar gidebiliyor bazen :) Geçen gün iddaa'ya girdik kaybedersem ne isterse yapcaktım. Fenerli olcaksın dedi ama olmadım tabi mızıkçılık yaptım.

Cuma günleri bilimum eğlenceyi çok ama çok sevmeme rağmen gece 1den sonra hep uykum geliyor.. Daha eğlence yeni başlamışken eve gidip uyumak, tüm gün topuklular içinde şıkışan minik ayaklarımı rahat ettirmek istiyorum.

Sabah kahvaltısında çok zararlı olduğunu bildiğim halde light kola içmeye bayılıyorum.
Günün her saati bol miktarda peynir tüketme kapasitesine sahibim.. yanında hiç bişey olmadan ya da kolayla peynir yemek en büyük zevklerimden biri..


daha çok var ama tırsmayın diye taksit taksit yazıcam ;)

*** Bu arada haftanın en illet günü Çarşamba öğleden sonrayı da yarı yarıya tamamlamış bulunuyoruz.. Hepinize şimdiden geçmiş olsun.. Haftasonu çabucak gelsin.

24 Mart 2011 Perşembe

Eveeeet Perşembe Gününün İlk Yarısı Bittiğine Göre Mutlu Olabilirsiniz Demektir

Bugün İzmire resmen bahar geldi! Pırıl pırıl, güneşli ve yemyeşil İzmir! Yaz ve bahar ayları insanı olan benim de içim içime sığmıyor..
Perşembe öğleden sonra benim için artık hafta bitmiş oluyor aslında.. Haftasonu için yapılacaklar, planlar kafamın içinde tur atmaya başlıyor..  Cuma günleri ise inan nasıl geçiyor ben bile anlamıyorum. Perşembe akşamdan hazırlıyorum kendimi haftasonuna, saçlarımı yapıyorum, manikür, pedikür, cilt bakımı falan.. Cuma günü işe geliyorum mis gibi ve saatler birbirini kovalasın diye beklemeye başlıyorum.. işe güce de konsantre olamıyorum  bu yüzden. Hele de öğleden sonra! Cuma akşamları evde olmayı pek sevmem ben. Hafta içi bile evde kapalı kalıp tv seyretmeye dayanamayan ben özellikle Cuma akşamına hep plan yaparım, hep dışarı çıkılsın isterim. en azından evde yemek yenmesin, eve kapanıp tv falan seyredilmesin! yani kimse yapmasın cuma akşamına bu kötülüğü Cuma gecesi eğlenmek için vardır, romantizm için vardır.
En kötü ihtimalle evde kalabalık bir grupla toplanılır, sofralar kurulur, muhabbet olur, müzik olur :))

Şimdi Cuma akşamı planı için önce sevgilimi, sonra da duruma göre arkadaşlarımı arıycam.. Evet heyecanlıyımmmmmmmmm



23 Mart 2011 Çarşamba

Wooohooooo Bu Da Benim İlk Blog Yazım!!!


Bu resim çok hoşuma gitti :)) hehehe bakmak bile çok eğlenceli bu resme. küçükken çok misket oynardık biz aklıma o günler geldi. misketlerim eskimesin diye yere koymak istemezdim ben. ikiye ayırmıştım misketleri oyunda kullanılacaklar ve kullanılmayıp sadece seyredilecekler.. seyredilecek misketlerime gözüm gibi bakardım, her gün onları filesiyle birlikte elimde gezdirir ve asla onlarla oynamazdım. Her akşam eve gelince onları fileden çıkarı tek tek inceler evde halının üstünde oynar, geri toplardım. 
Şimdi de insanlar böyle benim için, ikiye ayrılıyorlar. İstediğim zaman fırlatılıp atılacaklar ve gözüm gibi bakılacaklar :) Bakarken bile içten içten gözlerimle sevdiğim bir adam var hayatımda.. akşam olsun da bir an önce göreyim dediğim.. Hayatın karşıma çıkardığı en güzel sürpriz.. Olacağına benim bile inanmadığım hayallerimi gerçekleştiren bir adam.. Her sarhoş olduğunda "çok seviyorum ben seni, daha önce nerdeydin sen ?" diye bana aşkını itiraf eden bir adam.. Dışardan çok kasıntı görünen ama bana bakarken gözleri dolan bir kocam var.. 
yukardaki cam misketler gibi kalbi olan arkadaşlarım var.. kalplerinden geçenleri bana yansıtan.. yalanı dolanı olmayan.. kalbimin üstünde taşıdığım dostlarım var.. birlikte hep bir ağızdan şarkı söylediğimiz, kadehleri okuşturup sağlığa mutluluğa içtiğimiz!
Bi de kardeşim var.. çok özlediğim.. yurtdışında yükseklisans yapıyor kendisi.. 
Ben de hayattan onunla ilgili bir sürpriz bekliyorum şu an! hadi italyaya gidelim hadi italyaya gidelim!!!!

:):):) tini mini hanım